kana kana içsin bizi kavrulan dudakları
saba makamının huzurda
gel!
bahar dallarında ebrulensin meyanları
bir daha hicazların
rüzgarlar koparsın çığlıklarımı
yüreğinde çırpınan oktavlarından yüreğimin
bir salıncak kurayım sana saçlarımdan
nefesimden süzüp
ayın mavi nigâhına üfleyeyim
bülbülleri segâhında susturan serenatlarından
sevdamın gel!
gökkuşağını alıp mabedinden avuçlarıma
denize soyunan mahremine sereyim
binbir renkte saçılsın martılar
kanatlarını ufka doğru açarak
yüreklerimizi
arşın inleyen nağme selinde
vuslata
gel!
gece çökünce sırtına begonvilli pencerelerin
usulca koynuna sığınayım
sabaha kadar öylece
ayın hayalinden sıyrılan çırılçıplak ahrazlarında
adını sayıklayayım
bir çocuk koparayım sonra
gülüşlerinden
elinde elma şekeri bahçede koşturan
terlikleri ayağından çıkınca anne diye bağıran
ah !Sevgili
her akşam gönlümde tahtın
sana düşler öreyim
ak uçlarından siyah dantelli parmaklarımın
tayfında heder olduğun tenimden
perde yapayım sevişmelerimize
ram olan döşeğine şafağın
varsın bizi sayıklasın sancıları
bir daha vakte değin
eşiğinde sevişmelerin cemreler salan şafak
gel!
hırsından paramparça olan bedeniyle
eteklerimize bıraksın sessizce
mabedimizden içtiği mavilikleri
mey-i lâl dudakları
kıskansın bizi
açınca üzerimize gözlerini yakamozlar
kıskansınlar gel !
siyah orkide esansı bırakan sarhoşluğunda
şems olayım
gülün dudağına süzülen harelerinde ömrümce
alev alev kavrulayım
bedeni safir süren
gardenyalarca duru boynumdan
rûhsarına heder olduğum sevdana
karanfiller yakayım
siyahı Pasifik'in
derinliklerine banmış sırmalarımdan
sürme çekeyim kumsallarının
ah! bana sökülen sürgünlerine
deniz kabukları ısınan çıplak ayaklarımdan
aşk şarabı sunarken deniz yıldızları
çakılların güneşte köz köz payelerine
cahanelli gecelerden
vanilya tütsüsü yakayım gamzelerinin
transparanlı uzantılarımda şekerlenen
batıklarına gel!
beyaz güvertesinden gençliğimin
sevda akıtayım güzellik akıtayım
tan vakitlerine sevdamın ela menevişlerinden
gel!
yağmurun saydam gözelerinden kalkıp
kızıl kısrak taylarca
aşkına koşayım çıldırmış fırtınalarla
öpücükler kondurayım dudaklarına
çilek aromalı kaçamaklarından masumiyetin
çocukluğumun pembe kurdelâlı
saçlarında
savrulurken sana dair yarınları hayallerin
ah !Sevgili
suya düşen şuh endamlı salıntılarımdan
gel!
oğlumuz kucağımdayken
vakit çok geçmeden henüz
deniz beni getirmeden
........................ gel !